2 Mayıs 2019 Perşembe

BEZEMELER


BEZEMELER
Bezeme, yerleşik düzene geçen ilk topluluklarda, mağara duvarlarında oluşur. Yapı sanatı çeşitli malzeme ve teknikleri ile zenginleştikçe bezeme, mimari programın ayrılmaz bir parçası olur ve bina içinde rastlantısal değil belli ilkeler doğrultusunda yer alır.

Malzemelerine Göre Bezemeler
TAŞ BEZEME: Binanın taş elemanlarının belirli kısımlarının geometrik, bitkisel ya da diğer motiflerle biçimlendirilmesi ile elde edilir(R.200,204). Çeşitli taş bezemeler vardır: SİLME, kapı, pencere, mermer söğe ve pervazlarında, kitabeliklerde, tavanlarda, kat ve saçak hizalarında silme ve oyma olarak yapılır. Silme, uzunluğuna devam eden, bir kalıpla silinmiş profili sahip olan taş parçadır. Silmeler profillerine göre DÜZ, YARIM OLUK, Y&QIM KAVAL gibi, çeşitli adlar alırlar. Silme yüzeyleri sade olabildiği gibi, rölyef biçiminde desenli veya boyalı bezemeli yapılır(R.197,198,20l).
KURS: iki kemer arasına koyulan daire biçimindeki taş bezemedir. Kursların duvardan dışarı taşkınca olanlarına KABARA denir. Roman, Osmanlı Mimarilerinde kullanılan bir bezemedir. Kurslarını yüzeyleri oymalı ve kabartmalı yapraklarla bezenerek gülü andıranlarına GÜLÇE/ROZAS acı verilir(R.202).
PİŞMİŞ TOPRAK İLE BEZEME: Toprağın pişirilerek çeşitli işlemlerden geçirilmesi ile bezeme elemanları elde edilir. Pişmiş toprak malzeme ile yapılan bezemelerden biri, tuğlaların duvar içinde çeşitli motifler oluşturacak gibi bir araya getirilmesinden oluşur. Bir diğer duvar bezemesi SIRLI TUĞLA ile elde edilir. Eski Orta Doğu uygarlıklarında, kerpiç duvarları dış etkilere karşı korumak için bina dış yüzeyleri SIRLI TUGLA ile kaplanır. Erken örneklerde, renklendirilmiş sırlı tuğla, duvarın diğer tuğla ya da kerpiç malzemesi ile birlikte, bir motif oluşturacak gibi örülür. Geç dönemlerde ise istenilen motifi kolayca sağlayabilmek için, sırlı tuğlalar çeşitli biçimlerde kesilerek duvara yapıştırılır. Buna MOZAİK ÇİNİ de denir. Diğer bir pişmiş toprak malzeme olan ÇİNİ, duvar kaplamasında, düz ya da desenli, renkli olarak kullanılan bir malzemedir. Osmanlı Mimarlığının Klasik Dönemlerinde çiniye KAŞİ, bu işi yapana da KAŞİGER denildiği bilinir. Beyaz topraktan yapılıp, fırında pişirilerek elde edilen çini, duvarlarda insanın duvara sürtünme hizasına kadar kaplanır. Ayrıca, kubbe kuşaklarında, bingilerde, kornişlerde, levha ya da karnas biçiminde çini uygulamaları vardır. Selçuklu çinilerinde geometrik, bitkisel, rumi motifler, insan figürleri, hayvan betimlemeleri yer alır. Mor, siyah, yeşil, firüze, altın, kahverengi ve mavinin çeşitli tonları bu dönem çinilerinde uygulanır. Osmanlı çinilerinde ise bitkisel motifler kullanılır. Selçuklu çinilerindeki renklere ilaveten, mavi-beyaz, sarı, beyaz, yeşil kullanılan çini renkleridir.
AHŞAP BEZEME, binalardaki ahşap kısımların bitkisel, geometrik veya diğer motiflerle biçimlendirilmesinden elde edilir(R.200). Taş da olduğu gibi ahşapta da kapı, pencere söve ve pervazlarında, kitabeliklerde, tavanlarda, kat, saçak hizalarında SİLME kullanılır(R.207). Bunun dışında kalan, binanın ahşap. Kısımları OYMA ve KÜNDEKARİ ile bezenir. OYMA, ahşaba istenilen biçimin oyarak verilmesiyle elde edilir (R. 195) . KÜNDEKARİ ise, küçük ve geometrik parçaların geçme olarak birbirine bağlanmasıyla oluşturulur(R.208).
MEATALBEZEMELER, kapı, dolap kapağı, pencere kapakları gibi ahşap malzemeler üzerine yapılan bezemelerdir. Kapı halkaları, kilit ağızlıkları, süsleme pulla=ı, türbe ve sebil şebekeleri bezemeli demir ya da bronzdan yapılır(R.209).
MALAKARİ, tavan, duvar ve diğer yapı elemanlarına, alçı malzeme ile kabartma biçiminde yapılan bezemedir.
KALEMKARİ NAKIŞLAR, binaların tavan ve duvarlarına boya ile yapılan kabartma taklidi bezemedir. Kabartma taklidi olmayana ise NAKIŞ denir.
Biçimlerine Göre Bezemeler
Kagir, ahşap, alçı ile yapılan ya da, bez üzerine ahşap boya ile bezeme amacıyla uygulanan çeşitli motifleri şunlardır:
İLKEL MOTİFLER, tarih öncesi dönemlerde günlük eşyalar ve duvarlar üzerine yapılan, çizgiler, noktalar, daireler ve hayvan betimlemelerinden ibaret motiflerdir.
HAYVAN MOTİFLERİ, hayvanların kutsal anlamlar taşıdığı toplumlarda, bu hayvanları betimleyen motiflerdir. Çini, halı seramik sanatında görülen bu motiflerin örneklerine Selçuklu taş işçiliğinde yoğun biçimde rastlanır. Türk bezemesindeki hayvan motifleri şunlardır:
HAYAL MAHSULÜ/EFSANEVİ HAYVAN MOTİFLERİ, ejder, simurg/zümrüti anka kuşu gibi, Orta Asya kültürüne egemen olmuş hayvan motifleridir(R.210).
DOGA KAYNAKLI, STİLİZE EDİLMİŞ HAYVAN MOTİFLERİ, tavşan, geyik, aslan, pars, leylek gibi hayvanların stilize edilmesinden oluşur. Bu, Osmanlı Mimarisinde az rastlanır bir bezeme türüdür(R.211).
RUMİLER, hayvanların kanat, bacak ve bedenlerinin stilize edilmesiyle oluşturulan Orta Asya kökenli motiflerdir. Taş, çini, ahşap, maden kumaş ve tezhipte kullanılan bir motiftir.
MÜNHARİLER, Rumilerin ayrıntıları olduğu sanılan bu motifler XV. Yüzyıla kadar Selçuklu Mimarisinde çok kullanılır.
SALYANGOZ, bitkiler dünyasının vazgeçilmez canlısı olan salyangozun stilize edilmesinden oluşturulur(R.214)
BİTKİSEL MOTİFLER, doğadaki yaprak ve çiçek motiflerinden oluşur. Mimaride taş, çini ve ahşapta örneklenir. Osmanlı Mimarisinde HATAYİ grubu içinde ele alınan YAPRAK, PENÇ, HATAYİ, YARI STİLİZE EDİLMİŞ ÇİÇEKLER kullanılan bitkisel motiflerdir.
YAPRAKLAR, Selçuklu Mimarisinde, geometrik düzenin egemenliği nedeniyle gelişememiştir. Osmanlı Mimarisinde ise önemli bir yere sahiptir. Yapraklar, 1)sade ve küçük boyda, 2)iri dişli, 3) Parçalı ve dilimli, 4) ortadan katlı, 5) Kıvrımlı olmak üzere çeşitli biçimlere sahiptir(R.2IS). Yaprak motifinin bir uzantısı SAP ÇIKMALARI denen, çiçek sapını sembolize eden motiflerdir(R.216).
PENÇ, doğadaki herhangi bir çiçeğin kuşbakışı görünüşünün stilize çizilmesiyle elde edilir. Yaprakların sayısına göre, BİR, İKİ, üÇ, DÖRT, BEŞ, ALTI YAPRAKLI diye adlandırılır. Penç motifindeki yapraklar, aynı yöne doğru eğilmiş ya da kıvrılmışsa, bu dönüş hareketinden ötürü ÇARK-I FELEK adını alırlar(R.217).
HATAYİ, herhangi bir çiçeğin dikine kesitindeki çizgilerin stilize edilmesiyle oluşur(R.2IS).
GONCAGÜL, tam açılmamış, gonca durumundaki çiçeğin dikine kesitindeki çizgilerin stilize edilmesiyle 0Iuşur(R.219). YARI STİLİSE EDİLMİŞ ÇİÇEKLER, lale, karanfil, gül gibi çiçeklerin kendi özelliklerini koruyabilecek kadar stilize edilmesinden 0Iuşur(R.220).
GEOMETRİK MOTİFLER, kare, dikdörtgen, daire, poligon, baklava ve yıldız gibi biçimlerin birleşmesinden oluşur. İslam Sanatının önemli bezeme özelliğidir. Anadolu Selçuklu Mimarisinde geometrik olarak yapılmış bezemelerin örnekleri çok sayıdadır. Osmanlı Mimarisinde geometrik motifler sembolik anlamını kaybetse de kullanımına devam edilir. Taş, çin ve ahşapta örnekleri görülür(R.221).
SEMBOLİK MOTİFLER, dinsel amaçlı olup, güneş, gök, dağ, bulut ve benzeri motiflerden oluşur. Anadolu Türk Mimarisi yapıları çini kaplamalarında görülen BULUT motifi, kökeni Çin geleneklerine kadar giden sembolik bir motiftir(R.222).
GEÇME/ZENCEREK, zincirleme halkaların devamı biçimindeki bir motiftir.Her dönemde, Anadolu Türk Mimarisinde sevilerek kullanılır(R.223).
ÇİNTAMANİ, üçgen biçimini anımsatan, ikisi altta biri üstte üç yuvarlak ve iki dalgalı çizgiden oluşan bir motiftir. Osmanlı sanatçıları bu motifi güç, kuvvet ve saltanatın sembolü kabul ederler. Halı ve çini sanatında örnekleri görülür(R.224).
MİMARİ VE İNSAN YAPISI BİÇİMLERDEN ESİNLENEN MOTİFLER, günlük hayatta kullanılan kaba-kacağın, içinde yaşanılan binaların, araçların stilize edilmesiyle oluşturulan motiflerdir. Bunlar, şöylece sıralanabilirler:
KABLAR, XV. yüzyıldan sonra her türlü bezemede kullanılan vazoların; mezar taşlarında yapılan ve ışığı simgeleyen kandil, şamdan gibi eşyaların betimlemelerinden oluşur.
BİNA DESENLERİ, cami, mescit, ev, köşk, yalı, saray, kale gibi binaların betimlemelerinden oluşur. XVIII. yüzyılda yaygınlaşan bezeme biçimidir.
GEMİ ve KALYON MOTİFLERİ, gemilerin betimlemelerinden oluşur. Bu motifler, seramik, minyatür ve taş süslemede örneklenir.
EŞYA MOTİFLERİ, ev, savaş, mesleki ve gündelik eşyaların betimlemelerinden oluşur. Özellikle mezar taşlarında kişilerin sembolü olarak ortaya çıkar.
BATI KÖKENLİ MOTİFLER, Avrupa'da kullanılan ve XVIII. XIX.  yüzyıllarda Osmanlı Mimarisine giren Barok, Rokoko Ampir etkili motiflerdir.

GELENEKSEL YAPI ELEMANLARI DR E. FÜSUN ALİOĞLU RESTORASYON ANABİLİM DALI

Hiç yorum yok: