29 Mayıs 2008 Perşembe

Topoğrafyada Doğrudan Doğruya Ölçülemeyen Uzunluklar


Bazı hallerde ölçülecek doğrunun nehir veya bir su birikintisi üzerinden geçmesi doğrunun iki ucunun birbirini görmemesi veya doğrunun bir ucunun yüksekte örneğin bir teras üzerinde bulunması gibi hallerde ölçülmesi istenen doğrunun uzunluğu ölçülebilen başka doğrular yardımıyla hesaplanır.(3 şekilde)

A) ölçülecek AB doğrusu üzerinde geniş bir su birikintisi bulunması halinde doğrunun göle yakın C ve D noktalarından birer dik çıkılır.Bu dikler üzerinde eşit olarak CE ve DF uzunlukları ölçülecek olursa FE doğrusu DC doğrusuna paralel ve eşit olur.Ölçülemeyen DC parçası yerine FE uzunluğu ölçülerek AB doğrusunun uzunluğu bulunur.
B) Bir nehrin iki tarafında veya biri bir teras üzerinde bulunan iki nokta arasındaki uzaklığı bulmak için bir kaç yol izlenebilir:
1) ölçülmek istenen AB doğrusu uzatılarak C noktasından bir dik çıkılır. bu dik üzerine bir D noktası alınır. B noktasından AB doğrusuna çıkacak dikin AD doğrusunu kestiği M noktasından da CD doğrusu üzerine bir dik inilerek N noktası tespit edilir ABM ve MND üçgenleri benzer üçgenler olduğundan:
AB/MN = BM/ND
AB = BM/ND*MN
bulunur. Eşitliğin sağ tarafından tüm değerler arazide ölçülebileceğinden bu değerlere göre AB uzunluğu hesaplanabilir.
2) ölçülmek istenen AB doğrusunun B noktasından bir dik çıkılarak bu diküzerinde bir D noktası alınır. D noktasından da AD doğrusuna bir dik çıkılarak bu dikin AB doğrusunun uzantısını kestiği C noktası bulunur.
DB = h doğrusu ADC dik üçgeninin yüksekliği olduğundan :
h*h = b*a
dır. h ve a arazide ölçülebileceğinden AB = b kenarı :
b = h*h/a
formülü ile hesaplanır.
3)Ab doğrusuna bir dik çıkılarak bu dik üzerinde herhangi bir C noktası alınır. BC doğrusu CD = BC kadar uzatılarak D noktası bulunur D noktasından çıkılan dikin AC doğrusunun uzantısını kestiği E noktası bulunur.Böylece meydana gelen CDA üçgeni ile ABC üçgeni eşit üçgenler olduklarından DE kenarı ölçülmek istenen AB kenarına eşit olur. AB yerine DE ölçülerek ABuzunluğu bulunur.
3) Birbirini görmeyen iki nokta arasındaki bir doğrunun ölçülmesi: AB doğrusunun dışında bir C noktası alınarak ABC üçgeni teşkil edilir.bu üçgenin AC ve BC kenarları üzerinde C noktasından itibaren
CE = CB/2 ve CD = CA/2
ölçülerek E ve D noktaları bulunur. ABC ve DEC üçgenleri benzer olduğundan :
AB/DF = AC/DC
AB = AC/DC*DE
bulunur. halbuki AC = 2*DC olduğundan DE ölçülerek iki katı alınmak suretiyle AB bulunmuş olur.

25 Mayıs 2008 Pazar

EŞYÜKSEKLİK EĞRİLERİ (İZOHİPS)



Eşyükseklik eğrileri
Arazinin topoğrafik durumu haritada eşyükseklik eğrileri ile gösterilir. Eş yükseklik eğrileri yükseklikleri eşit olan noktaların yatay bir düzlem üzerindeki izdüşümlerini birleştiren eğrilerdir. Bu eğriler birbirinden eşit uzaklıkta olan yatay düzlemlerin arazi ile arakesitlerin izdüşümleri olarak çizilirler.
Eş yükseklik eğrileri eşit yükseklik farkları ile çizildiklerinden arazinin şeklini çok iyi belirttikleri gibi eğrilerin üzerine yükseklikleri de yazıldığı için arazideki herhangi bir noktanın kotunu haritadan kabaca okunmasına da yardım ederler.
Eğrilerin geçirilmesinde takometrik olarak ölçülmüş noktaların kotlarından yararlanılır. Takometre noktalarının kotları eğrilerin kotları gibi yuvarlak sayılar olmadığı için eğrilerin geçtiği yerler bu noktalar arasında enterpolasyon (enterpoliation)(oranlama) yapılarak bulunur. Takometre krokileri nde ana doğrular eğriler çizilerek ya da oklarla gösterilmelidir. Alan nivelmanı nda da eşyükseklik eğrilerinin geçirilmesi yukarıda anlatıldığı şekilde olmalıdır. Oranlama; hesapla, grafik oranlama şeklinde yapılmalı, paralel çizgili abak larla, ışınsal çizgili abaklarla ya da mekanik aletlerle yapılır.
Eşyükseklik eğrilerinin özellikleri
1) bir eğrinin her noktası denizden aynı yüksekliktedir.
2) her yükseklik eğrisinin haritanın içinde ya da dışında muhakkak kendi üzerine kapanarak kapalı bir şekil oluşturur.
3) arazi eğiminin değişmediği yerlerde eğrilerin aralıkları da eşittir.
4) arazi eğimi nin çok olduğu yerlerde seyrektir.
5) eğriler birbirlerini kesmezler ya da 2 eğri birleşerek bir eğri halinde devam etmezler. Ancak sarp kayalık yerlerde ve mağaralarda bu kural geçerli değildir.
6) eşyükseklik eğrileri arazinin en yüksek eğim doğrusunu su ayrımı ve su toplamı çizgilerini dik olarak keserler ve düşüş yönü ne doğru su ayrımı doğrusu nda iç bükey, to toplamı doğrusu nda dış bükey olurlar.
7) eş yükseklik eğrileri normal arazide birbirlerini arazinin karakterine uygun ve ahenklibir şekilde izlerler. Ancak eğimi az olan yerlerde küçük yükseklik farkları eğrilerin konumlarını büyük ölçüde değiştirdiklerinden bu kural düz arazide geçerli değildir.

Kurb uygulaması

Kurb uygulaması

Alet T noktası üzerine kurularak some (s) noktasına bakılır. ve açı tablası 0 a getirilir. Sonra dürbün ڄ açısı kadar çevrilerek aplike etmek istenilen 1 numaralı nokta yönü bulunur. Alete verilmiş olan bu yön üzerinden çelik şerit metre ile T1 den itibaren k1 kiriş uzunluğu kadar bir uzunluk ölçülür ve 1 numaralı noktanın yeri işaretlenir. Aplike edilecek nokta teğet noktasından uzaklaştıkça kiriş de uzayacağı için aplikasyon güçleşir. İş kolaylaştırmak için uzun kiriş yerine daima son aplike edilen nokta ile yeni aplike edilen noktadan sonra dürbün 2ڄ açısı kadar çevrildikten sonra T1 noktasından k2 kirişi kadar ölçülecek yerde aplike edilmiş olan son noktadan itibaren yine k1 kirişi kadar uzunluk ölçülerek dürbün yönü ile kesiştirilir. Ve 2 numaralı noktanın yeri bulunur. 3 numaralı noktanın yeri 3ڄ kadar çevrilmiş olan dürbün yönü ile 2 noktasından k1 kirişi kadar ölçülen uzunluğun kesiştiği yer olarak bulunur. Ve daha sonraki noktaların aplikasyonuna da aynı şekilde devam edilir.

22 Mayıs 2008 Perşembe

Topoğrafya ders konuları

Topoğrafyanın tanımı ve önemi

Plan ve harita sınıflandırılması

Başlıca ölçme bilgisi terimleri

Yükseklik ölçmeleri (nivelman)

Yükseklik ölçmelerinde kullanılan metodlar

geometrik nivelman

yükseklik farkı metodu

yüzey nivelmanı (kazı hacim hesabı)

trigonometrik nivelman

barometrik nivelman

röper noktası

yatay mesafelerin hesaplanması (takimetrik nivelman)

gauss yöntemi ile alan hesabı

cross metodu ile alan hesabı

dik koordinat sistemi ve koordinat hesabı

trigonometrik daire ve trigonometrik fonksiyonlar

temel ödevler

birinci temel ödev

ikinci temel ödev

poligon noktaları ve hesapları

poligon güzergahlarının sınıflandırılması

açık poligon güzergahları

bağlı poligon güzergahları

kapalı poligon güzergahları

ana poligon güzergahları

ara (tali) poligon güzergahları

yardımcı poligon güzergahları

küçük ve yan noktaların koordinat hesabı

işlem doğrusu dışında kalan yan noktaların koordinat hesabı

iki doğrunun kesim noktasının koordinatlarının hesabı

kurb ana noktalarının aplikasyonu

kurb ara noktalarının aplikasyonu

eş yükseklik eğrileri

arazide doğruların belirtilmesi

noktaların arazide işaretlenmesine yarayan araçlar

dik açıların aplikasyonu

çıkılan bir dikin bir binanın arkasına doğru uzatılması

doğruların aplikasyonu

birbirini gören 2 noktayı birleştiren bir doğrunun aplikasyonu

birbirini görmeyen 2 noktayı birleştiren bir doğrunun aplikasyonu

üzerinde bir bina bulunan bir doğrunun aplikasyonu

uzaklıkların ölçülmesi

yatay ölçü metodu

eğik ölçme metodu

eğik ölçülen uzunlukların yükseklik farkına göre düzeltilmesi

doğrudan doğruya ölçülemeyen uzunlukların ölçülmesi

2 Mayıs 2008 Cuma

2008 Yılında İnşaat Sektörü

Rekabete dayalı bir İhale Kanunu'nun firmaların kendilerini geliştirmeleri için büyük önemi var. İnşaat sektörü olarak geride bıraktığımız 2007 yılında büyük beklentiler içinde olmadığımızı sene başında bildirmiştik. Genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin yaşandığı riskli bir dönemden inşaat sektörünün büyük ölçüde hasarsız çıktığı görüşündeyim. Böyle bir dönemden zarar görmeden geçmek önemli, çünkü bu aynı zamanda yeni döneme hazır ve güçlü girebilme fırsatı yaratmıştır. Zira 2008 yılının hükümetin ilk ve en önemli yılı ve daha da önemlisi programa göre 2008 ve 2009 yıllarının yatırım yılları olacağı düşünülürse inşaat sektörünün ve özellikle taahhüt sektörünün önümüzdeki 23 yılının çok parlak geçeceği kanısındayım. Yani inşaat sektörünü, taahhüt ve özel olmak üzere gruplandırırsak, taahhüt sektörünü çok hızlı bir dönem beklemektedir. Özellikle alt yapı, enerji, ulaşım konularında önemli projelerin hayata geçirileceği görülmektedir. Yalnız yapımcıların ve işleri ihale edecek kurumların İhale Kanunu gibi önemli bir sorunu vardır. İhale Kanunu'nun, projelerin nitelikli, kaliteli ve en önemlisi zamanda tamamlanabilmesi yönüyle yeniden ele alınması ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Sağlıklı bir kanun ile ihale edilemeyen projelerden arzu edilen sonuç ve verim alınması beklenmemelidir. İhale Kanunu'nun eksiklikleri ile ilgili tartışmalar, kanun çıktığından beri süregelmektedir. Bu çerçevede ön yeterlilik şartları, uygun ihale bedeli ve enflasyon endeksli fiyat farkı konuları yeniden gözden geçirilmelidir. Firmaların teknik ve ekonomik değerlendirmelerinin objektif yapılabildiği, açık, şeffaf, ön yeterliliğe ve kesinlikle rekabete dayalı bir İhale Kanunu'nun, işlerin sağlıklı, şekilde yapılması, firmaların kendilerini geliştirmeleri ve büyümeleri açısından son derece önemli olduğu görüşündeyim. İnşaat sektörünün diğer ve önemli kolu olan konut sektöründe ise 2007 yılı proje bazında değişkenlik arz etti. Yani bazı projelerde çok iyi satış oranları yakalanırken, bazılarında ise durgunluk yaşandı. 2008 yılının nasıl geçeceği ise yılın ilk üç ayının göstergelerine bağlı gerçekleşecektir. Zira konut satışlarının, enflasyon, kredi faizleri, ülkenin büyüme oranı gibi ekonomik verilerle çok ve doğrudan bağlantısı vardır. Ayrıca dünya çapındaki mortgage sorunlarının varlığı da göz önüne alınırsa, talebin canlanmasını, nisan ve mayıs aylarındaki ekonomik performansa bağlı olarak değerlendirmek gerekecektir. Nisan ve mayısın canlı geçmemesi halinde konut sektöründe 2008 yılını, 2007 yılından pek farklı değerlendirmek mümkün olmayacaktır. Konut sektöründe, yapımcıların en büyük sorunu ise imar planı sorunudur. 1/100.000 veya 1/25.000 ölçekli metropolitan planların bir türlü netleşmemesi, yeterli ölçüde arsa üretilememesine sebep olmaktadır. Büyükşehir ve ilçe belediyeleri ile sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarının bu problemleri ortadan kaldırmaya yönelik birlikte çözüm üretmeleri şarttır. İtirazlardan dolayı plansız kalmak yeterli olmasa da bir plana sahip olmaktan çok daha kötüdür. Planların bir merkezden üretilmediği durumlarda ise kişisel beceri ve bunun kurumsal takdiriyle oluşan mevzii imar planları ile karşılaşmaktayız. Bunun meyvesi olarak da 2010 yıllarında şehrin en kritik noktalarında ulaşım ve altyapı sorunu çözülmemiş 60-70 katlı gökdelenler göreceğiz. Oysa bunlar modern ve medeni bir şehircilik anlayışı ile daha makro ölçekte düşünülerek planlanabilir. Sonuç olarak, 2008 yılını konut sektörü ekonomik verilere bağlı olarak hareketli bir yıl olarak geçmesini beklemekte iken, taahhüt sektörü üç yıllık parlak bir döneme hazır durumdadır. İnşaat sektörü yıllık yüzde 15-20 oranında büyümelerle ülkenin ve ekonominin lokomotifi olmaya, ülkenin en büyük sorunlarından biri olan işsizliğin çözümüne önemli katkılar sağlamaya devam edecektir.

* Emay İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi

HAZIR BETON SEKTÖRÜ

THBB: Hazır Beton Üretimi 2007 Yılında Yüzde 5.13 Arttı

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) hazır beton sektörüne yönelik araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Hazır beton üretimi 2007 yılında yüzde 5,13 artış gösterdi. Düzenlenen basın toplantısına Türkiye Hazır Beton Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Paksoy ve Türkiye Hazır Beton Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Ali Onur da katıldı. Toplantıda konuşan THBB Başkanı Ayhan Paksoy, şu bilgileri verdi: ''2006'da 70 milyon metreküp olan hazır beton üretimi 2007'de 74 milyon metreküpe ulaşarak yüzde 5,13 artış göstermiş. Bölgelere göre ise hazır beton tesislerinin çoğalması nedeniyle en çok hazır beton kullanımının arttığı bölge Güney Doğu Anadolu Bölgesi. Hazır beton firma sayısı 2005'te 277, 2006'da 409, 2007'de 477 olarak gerçekleşmiş; tesis sayısı 2005'te 568, 2006'da 718, 2007'de 845. 2005'ten 2007'ye kadar büyük artış görüyoruz. Ama bu artış maalesef THBB üyeleri tarafından gerçekleştirilmemiş. Bu, standartlara uygun üretim yapıp yapmadığı belli olmayan firmalar tarafından gerçekleştirilen piyasadaki çoğalmayı ifade ediyor. Türkiye genelinde 845 tesis varken bunların 263'ü THBB üyelerine ait. Bu arada tesis başına üretime baktığımızda THBB üyelerinin 129 milyon metreküp, THBB üyesi olmayan firmaların 69 milyon metreküp üretim yaptığını görüyoruz. Üretim olarak geçen sene olduğu gibi Avrupa üçüncüsüyüz. 2006'da sadece tesislerde istihdam edilen personel sayısı 21 milyon iken, 2007'de yüzde 17 artarak 25 milyon kişiye ulaş

KARAYOLLARI TANIMLARI